Dünya üzerindeki en kutsal mekân olan Mescid-i Haram, milyonların kalbinde atılan ortak bir duadır. Bu minyatür çalışmada, Kâbe’nin etrafında dönen zaman, çizgilere ve renklere işlenerek sanatın diliyle yeniden yorumlanmıştır.
Her hat, her desen, tavafın ritmiyle örülmüş; her renk, hacıların dualarına eşlik eden huşunun bir yansımasıdır. Mescid-i Haram’ın etrafındaki revaklar ve sütunlar, sonsuzluk hissini uyandırırken, merkezde yer alan Kâbe, tevhidin simgesi olarak tüm kompozisyonun kalbi olmuştur.
Bu minyatür, sadece bir manzaranın betimlemesi değil; bir yönelişin, bir teslimiyetin, bir kulluk bilincinin zarif temsilidir. Sanat, burada ibadetin sessiz dili; çizgiler, secdelerin gölgesidir.